FİRUZ BAĞLIKAYA: "HIZLA DEĞİŞEN DÜNYADA FIRSATLARLA BİRLİKTE SORUMLULUKLARIMIZ DA ARTIYOR"

Turizm, dünyanın zor işlerinden biridir. Zira başarı, verilen hizmetle insanları mutlu etmekten geçer. Birbirinden çok farklı insanları mutlu etmenin zorluğunu en iyi turizmciler bilir. Size sağlıklarını, güvenliklerini, keyiflerini, hayallerini teslim edenlerin beklentilerini karşılarken hep güler yüzlü olmak pek de kolay bir iş değildir. İşte biz turizmciler bu zor işi başarmaya çalışırken, başkalarını mutlu ederken, onların hayallerini gerçekleştirirken çoğu zaman kendimize zaman ayırmayız. Kendimizi sıkça ihmal ederiz. Halbuki bizim de bilgimizi tazelemeye, trendleri takip etmeye, kendimizi geliştirmeye ihtiyacımız var. Mesleğimiz sürekli öğrenmeyi gerektiriyor. Meslek örgütü olarak en önemli görevlerimizden biri de meslektaşlarımızın sektör ile ilgili güncel bilgilere ulaşmalarını sağlamak. Bu bilinçle yaptığımız çalışmaların en önemlisi de bu yıl 3'üncüsünü gerçekleştirdiğimiz TÜRSAB Turizm Kongresi.
Eğitim, İletişim ve Dayanışma temaları ile düzenlediğimiz kongremizde birbirimizden öğrenmek, omuz omuza durmak ve mesleğimizi ileriye taşımak için buradayız. Kongremize katıldığınız için, burada bizlerle birlikte olduğunuz için, hepinize şahsım ve kurumum adına can-ı gönülden teşekkür ediyorum.
Turizm sektörü çok dinamik bir sektör. Küresel ve yerel ekonomiden, ulusal ve uluslararası siyasete, dönemsel mevsim hareketlerinden çok daha uzun vadeli iklim değişikliklerine, ulaşımdaki gelişmelerden, teknolojiyle birlikte farklılaşan tüketici beklentilerine kadar her konudaki gelişmenin tesir ettiği bir alan, turizm. Etkeni, etkileyeni bu kadar çok olan bir alanda başarıya uğraşmanın yolu ise farklı pencere ve perspektiflerden olaylara bakmamıza olanak sağlayacak şekilde fikir dünyamızı zenginleştirmekten geçiyor.
"TURİZM, BARIŞI TESİS EDEN YAPISIYLA ÖZEL BİR ÖNEM TAŞIYOR"
Turizm, Türkiye için stratejik bir sektördür. Türkiye gibi turizme güçlü şekilde odaklanmış ülkeler turizm sektörünü sadece bir ekonomik faaliyet alanı değil aynı zamanda yerel kalkınmanın da anahtarı olarak görür. Turizme sadece ekonomik kazanımlar üzerinden değil, sosyal açıdan da bakmamızda fayda var. Dünyanın dört bir yanında farklı kültürlerden insanların birbirlerini daha iyi tanıması ve birbirlerini kucaklamasını sağlayan turizm, barışı tesis eden yapısıyla da çok özel bir önem taşıyor. Şunu unutmamalıyız ki turizm, insanlara seyahat etmenin ötesinde bir deneyim sunuyor. İnsanların mutlu olması, yeni bakış açıları ile deneyimler kazanması ve unutulmaz anılar biriktirmesi turizmin en temel hedefleri arasında yer alıyor. Bu bakımdan turizmde insan merkezli, insan odaklı bir anlayıştan asla vazgeçmemeliyiz. Bu önceliğimizi hiçbir zaman kaybetmemeliyiz.
"DAHA İYİSİNİ YAPABİLECEĞİMİZİ BİLİYORUZ"
Ne badireler atlattık; bombalar, depremler, pandemiler hepsine direndik ve her husumetten ders çıkartıp daha iyiye, daha güzele varmak için yolumuza devam ettik. Biz daha iyisini yapabileceğimizi biliyoruz. Biz ülkemizi daha da iyi bir konuma getirecek turizm sonuçlarını gerçekleştirebilecek güçteyiz. Bunun için hesaplamalarımızı istatistikler üzerinde değil, büyüteceğimiz pazarlarda, elimizde çantalarımızda koşturarak gösteririz. Tıpkı bugüne kadar olduğu gibi...
Geleceğin turizmini ve turizmin geleceğini konuşacağımız, fikirlerinden yarar sağlayacağımız, ufkumuzu genişletecek panelistlerimizi konuşmacılarımızın anlatacaklarını heyecanla bekliyoruz. Diliyorum ki buraya geldiğimizden daha donanımlı ayrılacağız.
Biz yaptığımız işin, yani seyahat acentecilerin bir meslek olduğunu biliyoruz. Hem de kamu güvenliği kapsamındaki bir meslek. Kurulduğu 1972 yılından beri, yarım asrı aşan süreden bu yana, ülkemiz turizminin gelişmesi için çalışan Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği olarak sektörümüzün geleceğine ışık tutma hedefiyle çalışmalarımıza devam edeceğiz.Hızla değişen dünyada yeni fırsatlarla birlikte sorumluluklarımız da artıyor. Bizler bu durumun bilincinde, ortak aklı öne çıkartacak şekilde çalışmalarımızı sürdürüyoruz.